GENEL EKONOMİK DURUM |
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
TEMEL EKONOMİK GÖSTERGELER (Milyon €)
Dünya ekonomisinde son yıllarda yaşanan, 1973-1974 dönemi petrol
fiyatları şokundan sonraki en ciddi durgunluk etkisini 2002 yılı
sonbaharından itibaren yitirmeye başladı. 2003 yılının yaz aylarından
itibaren dünya ekonomisinde büyüme sinyalleri alınmaya başlandı ve 2003
yılının ilk üç çeyreğinde ABD ekonomisinde gözlenen yüzde 7,2’lik büyüme
bu gelişmeye hız kazandırdı. 2003 yılında ABD ve Asya ekonomileri
durgunluğun etkisinden hızla kurtulurken Japonya ve Euro bölgesindeki
gelişme nispeten daha yavaş seyretmektedir. 2002 yılında yüzde 3
oranında büyüme kaydeden dünya ekonomisi, 2003 yüzde 3,1 büyümesi 2004
yılında ise, dünya ekonomisindeki büyümenin yüzde 4’e ulaşması
bekleniyor. 2003 yılının ilk üç çeyreşinde dünya ticaret hacmindeki
gelişme yüzde 2,5 seviyesinde oldu.
İtalya ekonomisindeki yavaşlama, 2003 yılında tüketici talebinde
yavaşlama, ihracattaki yavaşlama ve sabit sermaye yatırımlarının ve
sanayi üretiminin 2002 başında öngörülenin çok gerisinde kalmasından
kaynaklandı. GSYIH Büyüme Hızı:
Kaynak: ISTAT
2000 yılında sabit sermaye yatırımları yüzde 6,1 artarken, 2001 yılında
bu oran yüzde 1,4'e 2002 yılında da binde 4’e düştü. 2003 yılının ilk üç
çeyreğinde ise, sabit sermaye yatırımları bir önceki yılın aynı dönemine
kıyasla yüzde 4,1 geriledi. Tüketici talebine 2003 yılında artış yüzde
2,3 seviyesinde gerçekleşti.
Sanayi üretim endeksinin bir önceki yıla göre değişimi:
Kaynak: ISTAT
Enflasyon: Özellikle 1999 yılının ikinci yarısında, ekonomik büyümenin yavaşlaması ve petrol fiyatlarında görülen düşüş nedeniyle, enflasyonda hızlı bir düşüş yaşandı. 2001 yılında yüzde 2,7 olarak kaydedilen enflasyon, 2002 yılı başlarında Euro kullanımına geçilmesinin yarattığı enflasyonist baskılardan etkilenmeye devam ediyor. Özellikle yiyecek fiyatları, Euro’nun kabulünden sonra yapılan fiyat ayarlamaları nedeniyle bir miktar arttı, yılın ikinci yarısında Euro’nun dolar karşısında yüzde 24 oranında değer kazanması gibi olumlu gelişmelere rağmen, 2003 yılında yıllık ortalama enflasyon oranı yüzde 2,7 olarak gerçekleşti. 2003 yılında AB ülkelerinde ortalama enflasyon oranı yüzde 2,2 seviyesinde gerçekleşti. Hali hazırda İtalya, İrlanda (yüzde 3,3) ve İspanya (yüzde 2,9) ile birlikte Euro bölgesinde enflasyon oranı yüksek ülkeler arasında yer alıyor.
2002
yılında GSYİH”deki %0,5’lik düşük oralı bir büyüme kaydedilmesine
karşın, istihdam %1,2 oranında artış kaydetmiştir. Bu durum sürekli işçi
çalıştıran işyerlerine sağlanan vergi avantajlarından kaynaklanmıştır.
2003 yılında ekonomik yavaşlamanın etkisi ile istihdam artışı
yavaşlamıştır. Halen İtalya'nın nüfusu 57,4 milyon, issiz sayısı ise 2,1
milyon seviyesindedir. İstihdam edilen işgücü sayısı 22 milyon olup
toplam işgücünün %63’lük bölümü hizmetler, %8 inşaat, %24’ü sanayi, %5i
ise tarım sektöründe istihdam edilmektedir. İstihdamın bölgesel dağılımı
incelendiğinde ise %51,4 Kuzey İtalya, %28,3’lük kısmı Güney İtalya’da ,
%20,3’lük kısmı ise Orta İtalya’da çalışmaktadır. 2000 yılında % 10,6
olan İtalya'da işsizlik oranı, 2001 yılında % 9,5 olmuş, 2002 yılı için
ise bu oran % 8,9'a gerilemiştir. İşsizlik oranı 2003 yılında işsizlik
oranı %8,8 seviyesinde gerçekleşmiştir. Kamu Kesimi Dengesi
Bütçe açığı’nın Gayrı Safi Milli Hasılaya oranı 2000 yılında %0,6 lık
seviyesinden, 2001 yılında % 2,6'ya yükselmiştir. 2002 yılında bu oran
ortalama %2,3 seviyesine gerilemiştir. 2003 yılında ise Bütçe
açığının/GSMH’ye oranı %2,5-%2,8 aralığında seyretmiş ve Hükümetin
program hedeflerinin %1,3 üzerinde kalmıştır. Hükümetin 2002-2006
yıllarını kapsayan mali ve ekonomik istikrar hedefleri çerçevesinde
İtalya’nın, engeç 2006 yılında diğer AB ülkeleri ile birlikte İstikrar
ve Büyüme Paktı uyarınca denk bir bütçeye sahip olması hedeflenmiş ve
Merkezi hükümetin kamu açığının GSYİH’ya oranının 2003 yılında %1,5
seviyesinde gerçekleşmesi ve 2006 yılında bu oranın %0,1’e indirilerek
denk bir bütçeye ulaşılması öngörülmüştür. Bu
çerçevede, 2003 yılında Toplam Kamu borcunun GSMH’ye oranı %106 olarak
Kamu kesimi borçlanma gerksiniminin 45 Milyar € olarak gerçekleşeceği
tahmin edilmektedir. Ancak Ekonomi ve Maliye Bakanlığının Ekim ayı
verileri toplam kamu borcunun 1,4 milyar €’ya, kamu kesimi Borçlanma
gereksiniminin 54,5 Milyar €’ya ulaştığını bunun da GSMH’nın %108’ i
seviyesinde bulunduğunu göstermektedir.
Halihazırda, ekonomik durgunluğun hakim olduğu Euro Bölgesi ülkelerinden
Almanya ve Fransa gibi ülkelerde de bütçe açığının GSMH’ye oranı bu yıl
içinde Maastricht Kriterleri ile belirlenen sınır olan %3’ün bir miktar
üzerinde seyretmektedir. Kamu borçlarının GSMH’ye oranı ortalama %70
seviyesinde kamu açığının GSMH’ye oranı ise ortalama %2,9 seviyesinde
seyretmektedir.
Diğer taraftan, 2004 yılı makro ekonomik hedefleri Ekonomi ve Maliye Bakanlığı tarafından açıklanmıştır: Bu çerçevede 2004 yılında,
v
GSMH’nın %1,9 büyümesi v Sabit Yatırımların %3,5artması v
Tüketim harcamalarında %2,3 artış
v Enflasyon’un %2,1-%2,3 seviyesine düşürülmesi v
İşsizlik oranının %8,4 seviyesine gerilemesi v Kamu Açığı/GSYIH oranın %2,2’ye düşürülmesi öngörülmüştür.
Öte yandan, Ülkenin önde gelen ekonomik araştırma kuruluşları ile
Sanayici Örgütü CONFINDUSTRIA tarafından yapılan 2004 yılına ilişkin
makro ekonomik tahminler tablo’da gösterilmiştir.
*Aksi belirtilmedikce
yıllık % değişim cinsinden
Doviz kuru ve Faiz Oranları :
Bankalar arası faiz oranları yıl başındaki %3,14 seviyesinden Avrupa
Merkez Bankasının Mart ve Haziran tarihlerindeki faiz inidirmlerinin
ardından %2,16 seviyesine gerilemiştir. 10 yıl vadeli hazine bonosu
Borçlanma faiz oranları %7,13 kısa vadeli ortalama mevduat faiz oranı %
2, Tüketici borçlanma faiz oranı %10,2 sanayi borçlanma faiz oranı
ortalama %7,4 seviyesinde bulunmaktadır. 2003
yılında € ABD doları ve ve diğer döviz cinsleri karşısında hızla değer
kazanmıştır. 2003 yılı sonunda, € ABD doları karşısında yılbasına göre
yaklaşık %20 seviyesinde değer kazanmıştır.
Ödemeler Dengesi ve Rezervler
İtalya'nın cari işlemler
2000 ve 2001 yıllarında açık vermeye başlamıştır. 2000 yılında – 5,7
milyar € ulaşan cari işlemler açığı, 2001'de –1,1 milyar €'ya
gerilemiştir. 2002 yılında ise, düşük petrol fiyatları ve iç talepte
görülen yavaşlama nedeniyle, cari açık GSMH’nin %0,3’ü oranında
gerilemiştir. Ancak 2003 yılında €'nun Dolar karşısında güçlenmesinin
İtalya'nın ihracat rekabetini olumsuz etkilemesi neticesinde Cari
işlemler açığı 19,9 milyar € açık vermiştir. Italyan Merkez Bankasının
Aralık ayı sonu itibariyle toplam rezervleri 50,1 milyar € seviyesinde
bulunmaktadır.
Kaynak: Banca d’İtalia
Rezerv pozisyonu
Kaynak: Banca d’İtalia YATIRIMLAR A. Doğrudan Yabancı
Yatırımlar
UNCTAD verilerine göre dünyada Doğrudan
yabancı sermaye akımı 2001 yılında %50 azalmış, 2002 yılında da bu süreç
devam etmiş ve doğrudan yabancı yatırım miktarı 2001 yılındaki 1,3
Trilyon Dolar seviyesinden 2002 yılında 536 Milyar dolara
gerilemiştir.Yabancı doğrudan yatırımlarda en fazla gerileme ABD ve
Ingilterde yaşanmış ÇHC en fazla yabancı yatırım çeken ülke konumuna
yükselmiştir.
İtalya’nın yabancı ülkelere yönelik
yatırımları arasında AB ülkeleri %70’lık pay ile ilk sırada yer
almaktadır. 2001 yılında yurtdışına toplam 23,2 milyar € yabancı sermaye
yatırımı gerçekleştirilmiş, bunun 20,7 milyar €luk kısmı AB ülkelerine
yönelik olmuştur. 2002 yılında ise 21 Milyar €’luk yabancı sermaye
yatırımı gerçekleştirilmiş, bunun da 16 milyar €’luk kısmı AB ülkelerine
yapılmıştır. AB ülkeleri arasında Hollanda, İngiltere, İrlanda,
Lüksemburg ve Fransa İtalyan yatırımlarının en fazla yöneldiği
ülkelerdir. İtalyan Merkez Banksı Ödemeler Bilonçosu verileri ışığında
2003 yılının ilk 11 aylık döneminde İtalya’nın yurtdışına 6,3 Milyar €
seviyesine gerilerken, İtalya yapılan yabancı
doğrudanyatırımlarımmiktarı11,8Milyar€seviyesinde olmuştur.
a) İtalya’nın Yurt dışındaki doğrudan yatırımları (Net)
İtalya’nın yurt dışına yaptığı doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının
tutarı toplam 162,5 milyar € seviyesinde bulunmaktadır.2002 yılında
yurtdışına toplam toplam 20 milyar€ yabancı sermaye yatırımı
gerçekleşmiştir. 2003 yılında bu rakam 6,3 milyar € seviyesinde
kalmıştır.
b)İtalya’daki Yabancı
Doğrudan Yatırımlar
İtalya’daki yanbancı sermaye yatırımlarının toplam tutarı 116.1 milyar €
seviyesinde bulunmaktadır. 2002 yılında 15,4 milyar €’luk yabancı
sermaye yatırımı yapılmıştır. 2003 yılının ilk 11 aylık döneminde
İtalaya toplam 11,8 milyar yabancı sermaye yatırımı yapılmıştır.Başlıca
yatırımcı ülkeler arasında AB ülkelerinin payı %85 olup, AB dışında en
büyük yatırımcı ülkeler ABD ve İsviçredir.
İtalya
Dünya ticaretin içerisinde %4 ‘lük paya sahip olup, Dünya ekonomisinde
8. büyük ihracatçı ülke konumundadır. Son yıllada ekonomide görülen
yavaşlama İtalya’nın ihracat performansı ve rekabet gücüne yansımış
dünya ticaretinde ve üretiminde önde gelen sektörlerdeki payını
azaltmıştır. Ayrıca, Rusya ve ÇHC’nin Dünya ekonomisi ve ticareti
içerisinde giderek ağırlık kazanması neticesinde artan rekabet
ortamından İtalyan sanayiin uluslararası rekabet gücü olumsuz
etkilenmiş, son beş yıl içerisinde sektörlerin rekabet gücü ve dünya
ticaretindeki pazar payında az da olsa gerileme yaşanmıştır. İtalya
halen, tekstil ve konfeksiyon, mobilya, deri, ayakkabı, cam ve seramik,
imalatta kullanılan makine ve techizat, plastik ürünler, gıda sanayiinde
dünyanın en önemli üretici ve ihracatçı ülkeleri sıralamasında ilk
sıralarda yer almaktadır.
Nitekim İtalya’nın, dünyanın en önemli üreticisi konumunda bulunduğu
ürünlerde dünya ticaretindeki payı son yılarda gerileme göstermektedir.
Mobilya sektöründe, 1997 yılında Dünya ticaretinin %18’ini elinde
bulundurken, 2002 yılında bu sektörde dünya ticaretindeki payı %14
seviyesine gerilemiştir.Benzer bir şekilde, ayakkabı sektöründe dünyanın
en önemli ihracatçısı olan İtalya bu ünvanını CHC’ne bırakmış dünya
ticaretindeki payı %%15’e gerilemiştir. Sanayiide kullanılan mekanik
makine ve cihazlar dünya ticaretinde %10’luk paya sahip olan İtalyan
ekonomisi, Konfeksiyon ve moda ürünlerinde %7’lik payı bulunmaktadır.
Diğer taraftan, bilgi teknolojisi, elektronik cihazlar ve bilimsel
techizat üretiminde dünya ticaretinde %2 paya sahiptir.
İtalyan sanayiinde önde gelen sektörlerin durumu ve rekabet gücü: Gıda
Sektörü: 87,7 milyar € üretim hacmi ile İtalya dünya ihracatında %4,5
paya sahip olup, 6. büyük gıda ve içecek ihracatçısı durumundadır.2002
ylında sektörde 14,4 ihracat, 15 milyar € ithalat gerçekleştirilmiştir.
2003 yılının ilk 10 aylık dönemind 15 milyar ithalat 12 milyar ihracat
yapılmış 3 milyar € tcaret açığı bulunmaktadır.
Tekstil ve konfeksiyon sektörü: 42,7 Milyar € üretim hacmi ile ÇHC’nin
ardından dünyanın ikinci büyük tekstil ürünleri ihracatçısı
konumundadır. Sektörde dünya ihracatında %7’lik paya sahiptir. İtalya’da
üretimin yaklaşık %35’i ihraç edilmektedir. Konfeksiyon ürünlerinde 34,5
milyar € üretim hacmine sahip olupüretimin %23ünü ihraç eden İtalya , bu
sektörde Dünya ticaretinde %8 pay almakta ve yine ÇHC ‘nin ardından
dünyanın ikinci büyük Konfeksiyon ürünleri ihracatçısı konumunda
bulunmaktadır.2002 yılında sektörde 14 Milyar dolar ticaret fazlası
vermiş olup, 2003 yılının ilk 10 aylık döneminde 5,7 Milyar dolar €
ticaret fazlası verilmiştir. İtalya’nın toplam ihracatı içerisinde
Tekstil ve Konfeksiyon ürünleri %10,3’lük pay ile üçüncü sırada yer
almaktadır. Deri
ve Ayakkabı: 30.1 milyar €’luk üretim hacmi dünyanın ikinic büyük deri
ve ayakkabı ihracatçısı konumundadır. Bu sektörde dünya ticaretinin
%15’ini elinde bulunduran İtalya 2002 yılında 13,4 milyar € ihracat
gerçekleştirirken, 2003 yılının ilk on aylık döneminde sektörde 10,7
milyarlık ihracat yapılmış, 5,4 milyar € ticaret fazlası verilmiştir.
Ancak sektörde verimlilik düşüşü ve üretim maliyetlerinde artış
sebebiyle üretimin özellikle Romanya ve bazı asya ülkelerine doğru
kaydırma eğilimde olduğu gözlenmektedir. Nitekim son yıllarda yurt
dışından yapılan ithalat artış göstermekte italya aynı zamanda %6,5lik
pay ile dünyanın 3. büyük deri ve ayakkabı mamulleri ithalatçısı
konumunda bulunmaktadır.
Mobilya ve ağaç ürünleri: Bu sektörde italya 44.2 milyar € üretim
hacmine sahip olup dünya ticaretinde %7.7 pay almakta, Kanada ve
ÇHC’nin ardından 3. büyük ihracatçı ülke konumunda bulunmaktadır.
Sektörde ortalama 6 milyar dolar ticaret fazlası verilmekte üretimin
yaklaşık %24’ü ihraç edilmektedir. Cam ve
Seramik Ürünleri: 13,6 milyar € üretim hacmi ile Almanya’nın ardından
Dünyanın ikinci büyük üreticisi konumunda olan İtalya Dünya ticaretinden
aldığı %11’lik pay ile ikinci büyük ihracatçı konumundadır.üretim
hacminde 2002 yılından bu yana gözlenen düşeşe karşın sektörde 4 milyar
€ ticaret fazlasına sahiptir.
Mekanik ve elektrikli motorlar ve aksamları:40,7 milyar € üretim hacmi
ile İtalya’nın önemli rekabet gücüne sahip olduğu diğer bir sektördür.
Yaklaşık 13 milyar €’luk ticaret fazlası verilmekte üretimin %58’i ihraç
edilmektedir.Dünya ihracatında %9,5’lik pay ile 3. sırada yer
almaktadır.
Üretimde Kullanılan Makine ve Cihazlar:67,5 milyar dolar üretim hacmi
ile Almanya, ABD ve Japonya’nın ardından Dünyanın dördüncü büyük
üreticisi ve ihracatçısı konumundadır. Tarım makinaları , tekstil
makinalar, gıda işleme, ağaç işleri , deri işleme plastik , kauçuk ve
ayakkabı üretiminde kullanılan makine ve cihazların dünyadaki en büyük
tedarikçilerindendir. .Sektörde 25 milyar dolar ihracat
gerçekleştirilmekte yaklaşık 15 milyar dolarlık ticaret fazlası
verilmektedir.
Otomotiv ve ulaşım araçları: 65.3 milyar € üretim hacmine sahip olan
otomotiv ve diğer taşıt araçları endüstrisi İtalayan ekonmisi içerisinde
önemli yer tutmaktadır. Ancak rekabet gücü bakımıdan Almanya, Fransa
ABD, Japonya , Ingiltere ve hatta İspanya gibi gelişmiş üretici
ülkelerin seviyesinin gerisinde bulunmaktadır. Sektörde 30,5 Milyar €
ihracat gerçekleştiren İtalya 40 Milyar dolar İhalat yapmakta ve 10
milyar dolar seviyesinde ticaret açığı bulunmaktadır. Yan sanayi, model
ve tasarım üretimi alanlarında ve otomotiv dışında diğer ulaşım araçları
, (motosiklet, tren romork vs.) sektörün rekabet gücü yüksek olup,
dünya ihracatında %4 pay alarak 8. sırada yer almaktadır. Bu alanda 2.2
milyar ticaret fazlası bulunmaktadır. Kauçuk
ve Plastik Ürünleri: kauçuk ve plastik ürünlerde net ihracatçı konumunda
olan İtalay 28,3 milyar üretim hacmi ile dünya tcaretinde %6,2 pay
almakta ve bu alanda da dünyanın 5. önmeli üreticisi durumunda
bulunmaktadır.
Kağıt ve Kağıt Ürünleri:48.4 milyar üretim hacmibulunmakta dünya
iharactından %3,5 pay almaktadır. Sektörde son yıllarda ithalatta düşüş
gözlenmesine rağmen net ithalatçı konumunda bulunan İtalya 2002 yılında
1 Milyar dolar dış ticaret açığı vermiş 2003 yılında bu açık 300 milyon
€ seviyesine gerilemiştir.
İtalyan sanayii pek cok sektöründe dünya ölçeğinde rekabet gücüne
sahiptir. Ancak son dönemde Euro-Bölgesi ekonomilerinde ve snayileşimiş
ülke pazarlarında gözlenen durgunluk İtalyan sanayiin ihracat
potansiyelini yavaşlatmıştır. 2003 yılında gıda, bazı elektronik
ürünleri, metalügi dışında kalan bir çok sektörde üretim artışı negatif
bir seyir izlemiştir. Ancak 2003 yılının Temmuz-Eylül döneminden
itibaren ABD ve Asya ekonomilerindeki canlanmanında etkisi ile
sektörlerin dış talep ve siparişlerinde bir hareketlilik gözlenmekte
2004 yılında sanayi üretiminin yeniden canlanması beklenmektedir.
İtalayan sanayiin otomotiv, elektronik ürünleri, ölçü aletleri, telekom
cihazları, biyo kimya ve yüksek teknoloji ürünleri alanında rekabet
gücü ABD, Japonya Almanya , İngiltere ve Fransa gibi gelişmiş ülkelerin
gerisinde bulunmaktadır. Özellikle son dönemde şirketlerin sabit sermaye
yatırımları ve araştırma geliştirmeye ayrılan fonlarının yetersiz
kaldığı gözlenmektedir. Ancak İtalayan hükümeti tarafından global
ölçekte rekabet gücünün arttırılması İtalyan ürünlerinin imajının
korunması amacıyla (made in Italy) çeşitli girişmler başlatmakta
özellikle promosyon faaliyetlerine ağırlık vermektedir. İtalya
özellikle AB Komisyonu tarafından başlatılan teknolojik ve bilimsel
işbirliği ile Yüksek teknoloji ve araştırma geliştirme faaliyetlerinin
desteklenmesine yönelik topluluk programlarından büyük ölçüde
yararlanmaktadır. Ayrıca uygulanmakta olan çeşitli mevzuatlar ile
sözkonusu faaliyetlere devlet tarafından destek verilmekte ve
şirketlerin ar-ge ve yeni teknoloji üretimi faaliyetleri teşvik
edilmektedir.
Esasen, İtalyan ekonmisinin dış ticaret potansiyeli ve sanayi gücünü
yatırımlara aktaramadığı gözlenmektedir. Dünyanın önde gelen sanayi
ürünleri ihracatçısı olmasına karşılık yabancı yatırımlar bakımından
aynı performansı gösterememiştir. Bu durum İtalyan sanayinin ve
üretiminin uluslararasılaşma alanında yaşadığı bazı güçlüklerden
kaynaklanmaktadır. İtalya, ekonomisini güçlü tutmak ve dünya ekonomisi
içerisindeki konumunu muhafaza etmek için daha fazla dışa açılmak
zorundadır. Ancak ülke ekonomisinin rekabet gücü yüksek sektörleri daha
çok küçük ve orta boy işletmelere dayandığıdan dışa açılma süreci diğer
sanayileşmiş ülkelere göre ağır işlemiş ve İtalyan firmaları devlet
desteği olmaksızın dış pazarlara yatırım yapmaktan uzun süre
çekinmiştir. Ancak 1990 yıllardan itibaren devletin KOBİ’lerin
uluslararsılaşma faaliyetlerine cok yoğun destek verdiği
gözlenmektedir. KOBİ’lerin yurtdışı pazarlara açılması, rekabet gücünü
ve üretim olçeğini arttırması amacıyla ve her türlü promosyon teknik ve
mali desteği sağlamak üzere sektörel ve bölgesel destek programları
oluşturulmaktadır. SIMEST , SACE ve FINEST gibi kuruluşlar vasıtasıyla
şirketlerin yurtdışı faaliyetlerine mali destek sağlanmaktadır. Bu
çerçevede, ihracat kredi ve garantisi, ortak girişimlere iştirak, pazara
giriş teknik desteği, yabancı ülkelerdeki ihalelere katılım, feasbility
ve teknik yardım programları uygulanmaktadır. Bunun sonucu olarak
yurtdışındaki İtalyan yatırımlarında canlılık gözlenmektedir. İtalya
son dönemde AB’nin yeniden yapılanması içerisinde ve dünyada yaşanan
yeni gelişmeler çerçevesinde AB içinde ve AB dışında dünya ölçeğinde
birlikte hareket edebileceği kalıcı partnerler arayışı içerisinde olup,
bu yönde ileriye dönük çalışmalar yapmaktadır. İtalya
son yıllarda gerek Akdeniz ve gerekse Doğu Avrupa ve Balkanlarda nüfuz
arayışı içinde olduğu ve bölgedeki gelişmeler içerisinde aktif rol
üstlenmeye önem verdiği görülmektedir.Bunun sonucu olarak Ülkemiz de
dahil olmak üzere Akdeniz , Balkanlar, Rusya, gibi ülkelerle ticari ve
ekonomik ilişkilerin geliştirilmesine büyük önem vermektedir. Son
yıllarda İtalyan ilgili kurumlarının ticari ilişkilerin arttırılacağı ve
yatırım yapılacak ülke değerlendirmelerinde Akdeniz ve Balkan ülkeleri
ile ülkemiz ağırlıklı olarak zikredilmeye başlanmıştır. Sözkonusu
ülkeler ile mevcut kültürel ve tarihi bağların ekonomik ilişkilere
yansıtılması hedeflenmektedir. Nitekim, İtalyanın sözkonusu ülkelerle
ekonomik ve ticari ilişkilerinin hali hazırda ileri bir seviyeye
ulaştığı gözlenmekte, Balkan ülkelerinde %17 ve Kuzey Afrika
ülkelerinde %12 gibi yüksek seviyede Pazar payına sahip
bulunmaktadır. Diğer taraftan İtalya, Rusya’da %8.4, AB içerisinde
%5.7, ABD içerisinde ise %2.2 payına sahip olduğu gözlenmektedir.
Nitekim, 2003 yılının son ayları içerisinde İtalyan Dış Ticaret
Bakanlığı tarafından yayımlanan 2004 yılı dış ticareti geliştirme ve
tanıtım stratejisinin ana hatları hakkındaki Bakanlık Kararnamesi
(Decretto Ministeriale), Ülkemizin de içinde bulunduğu Rusya, Çin,
Brezilya, Balkan Ülkeleri ve Kuzey Akdeniz Ülkeleri öncelikli ülkeler
olarak belirlemiştir. Bu çerçevede şirketlerin uluslarasılaşmasını
destek için faaliyetlerin arttırıması için sözkonusu hedef ülke ve
bölgelere yönelik stratejik programlar uygulanması önerilmektedir. Bu
çerçevede Rusya ile sanayi ibirliği ve yatırmların teşviki için pilot
bir projenin 2004 yılında hayata geçirilmesine başlanarak bir task force
oluşturulmuştur. Öte
yandan, balkanlar ve güneydoğu Avrupa’da entegre bir serbest ticaret
alanı oluşturulması süreci İtalya tarafından yakından izlenmekte ve
desteklenmektedir. Söz konusu ülkeler ticaretlerinin %22’sini İtalya
ile yapmaktadır. Diğer
taraftan, Italyan Hükümeti Bölge ülkeleri ile tarihsel ve coğrafi
bağları sebebiyle Avrupa –Akdeniz Ortaklığının geliştirilmesine büyük
önem atfetmektedir. Bu
çerçevede Barselona sürecinin yeniden ivme kazanması 2010 yılına kadar
bölgede serbest ticaret alanının tamamlanması, akdenizin iki yakasındaki
ticareti geliştirmek ortak gümürk kuralları ihdas etmek ve fuar
sistemlerinin entegrasyonu için bir forum kurmak konularının hayata
geçirilmesi için yoğun çaba harcanacağı her fırsatta ifade
edilmektedir. Bölge
ülkelerinde özellikle rekabet gücünün ve arttırılması ve bölge içi
yatırımların teşvik edilmesi amacıyla Avrupa Yatırım Bankası modeline
benzer bir “Akdeniz Yatırım Bankası”nın Kurulması böylelikle katılımcı
ülkelerin kalkınmaya yönelik ortak projelerinin desteklenmesi
hedeflenmektedir. Bankanın merkezinin Roma’da olması ve İtalya’nın bölge
ilişkilerinde bir çekim merkezi haline gelmesi de İtalyan Hükümetinin
Akdeniz politikaları ile ilgili mevcut hedefleri arasında yer
almaktadır. Meda
Ülkeleri için üst düzey bir “master programı” hazırlanması, Küçük Orta
Ölçekli sanayilerin uluslararsılaşmasını kolaylaştırmak için finansman
araçları yaratılması , bilgilendirme ve teknik destek sağlanması İtalyan
hükümetinin Akdeniz politikasındaki öncelikleri arasında yer almaktadır.
Kaynak: www.dtm.gov.tr |