Taşan ırmak onları Palatino Tepesinin eteklerine fırlatır. Bebekleri bulan dişi kurt, onları kendi sütü ile besler. Daha sonra bir çoban onları bularak evine götürür ve büyütür.
Büyüdükleri zaman, doğuştan lider olan Romulus, bir saban ile şehir surlarını inşa eder. Şehir nüfusunu artırmak için gönüllü maceraperesteleri çağırır ve komşu krallık olan Sabine'lerin kadınlarını kaçırır.
Romulus'dan sonraki döneme imzalarını atan Etrüsk'lü krallar, Roma'da demokratik temeller oluşturarak, Roma'nın bir kaç yüzyıl içerisinde topraklarını sürekli olarak genişleten lider bir kuvvet olmasını sağlamışlardır.
İlk krallardan sonra, Senato ve Konsüllerden oluşan bir cumhuriyet rejimini de deneyen Roma, yüzyıllar süren bir dönem boyunca bilinen dünyanın büyük bir bölümünü ele geçirmiştir.
Bu yüzyıllar boyunca Roma'nın meşhur olan liderleri: Galleri ve Mısırı ele geçiren Julius Caesar (Giulio Cesare), M.S. 64'de bir çok kasabayı yakan Nerone (Neron), Augustus (Augusto), Trajan (Traiano), Hadrian (Adriano), v.b.'dir. Roma'nın gücü, Büyük İmparatorluğun en geniş sınırlarına sahip olduğu 3. yüzyılda düşmüştür. Savunması oldukça zor olduğundan İmparatorluk Doğu Roma İmparatorluğu ve Batı Roma İmparatorluğu olmak üzere ikiye bölünmüştür.
Papalı Roma
Roma İmparatorluğu doneminde büyük yayılma özelliği gösteren hıristiyanlık, önceleri cezalandırılmakta iken, sonraları müsamaha edilmiştir. Constantine doneminden serbest bırakılan din daha sonra devletin resmi dini olmuştur. Dinin lideri, Roma'nın Piskoposu, San Pietro (St. Peter)'nun halifi, Roma helkının en yetkili ruhani lideri durumuna gelmiş, İmparatorların gidişinden sonra çok zorlu dönemlerde yaşamışlardı.
Roma, 546 yılında Almanlar, 846 yılında Saracenler ve 1084'de İmparator tarafından kuşatılan Papa'yı kurtarmak için gelen Robert Guiscard'lı Normanlılar tarafından tahrip edilir. Papa'nın Avinion'da sürgünde olduğu dönemde Roma, önemli ailelerin kontrolü altında kalmıştır. Döndüğünde tamamen harap olmuş bir şehir bulan Papa XI. Gregorio'dan sonraki dönemde Roma, Papa'nın sürekli kalacağı bir yer olmuştur. IV. Sisto (1471-1484), II. Giulio (1503-1513) ve X. Leo (1513-1521) gibi Papaların etkisiyle Roma, İtalya'nın önemli artistik merkezlerinden
birisi olmuştur. Rönesanas burada büyük gelişme göstermiştir: Bramante ve Michelangelo San Pietro Bazilikasını yeniden inşa etmişler ve IV. Sisto Sistina Şapelini inşa ettirmiştir. Perugino, II Sodoma, Raffaello and Michelangelo gibi büyük artistler burada çalışmışlar ve 1527'de Roma, V. Charles tarafından bir kez daha yağmalanmıştır.
Risorgimento ve Modern Roma
''Barbarları dışarıya atmak'' ve kendi rejimini kurmak olan
Papa II. Giulio'nun düşünceleri, İtalyanlar tarafından ulusal hislerin yeniden
doğmasını sağlamış ve İtalya Organizasyonu ve Birliği kurulmasına öncülük
etmiştir. Bu nedenle 1846 yılında Papa ilan edildiğinde IX Pio, Liberal idareyi
kabul eden bir lider olmuştur.
Ne yazık ki, bir hıristiyan olarak Avusturya'ya karşı savaş ilan etmeye vicdanı el vermezç Bu nedenle, İtalya'nın baskısına uğrar. Sonunda, şiddetli saldırılara karşı kendisini şüphe ve sıkıntılar içerisinde bulan IX.
Pio, kaçarak Gaeta'da sığınacak yer bulur.
Böylece, İtalya Birliği Papa olmadan kurularak Piemonte-Sardunya Kralı II. Vittorio Emanuele, 13 Mart 1861 tarihinde İtalya'nın kralı ilan edilir.
Fakat Roma, Katoliklerin başkenti, onu
elden kaçırmıştır. Diplomatik ataklar onun geçici hükümdarlığını 1870 yılına kadar feragat etmesini ikna edememiştir.
Vittorio Emanuele, Kutsal Baba ile yapılan son bir temasın ardından, Papa'nın muhafızlarının direnmesine rağmen Roma'yı ele geçirir. O zamandan itibaren Papa, kendisini İtalya Devletinin bir mahkumu olarak kabul eder ve bu Roma Sorunu'nun çözümü, 1929 yılında Laterano Anlaşmasını imzalayan ve daha yatıştırıcı olan XI. Pio tarafından gerçekleştirilir.
Benito Mussolini'nin Roma'da kurmuş olduğu rejimin hemen ardından, aynı yılın Mart ayından sonra kurulmuş olan Vatikan Şehri, Roma'nın en önemli turistik merkezlerinden birisi durumundadır.
|